Türkiye'nin Yeni Salgını: Yeşilay Raporuyla Kumar Gerçeği

Yeşilay, 100 yılı aşkın süredir Türkiye'nin bağımlılıklarla mücadelesine öncülük ediyor. Ancak geçtiğimiz günlerde açıkladıkları "Türkiye Kumar Raporu", daha önce hiç karşılaşmadığımız kadar hızlı yayılan ve yıkıcı bir tehlikeyle karşı karşıya olduğumuzu ortaya koydu: Kumar ve sanal kumar bağımlılığı. Bu sadece bir rapor değil, toplumun her kesimi için acil bir eylem çağrısı.

İstatistiklerin Ötesindeki Yıkım

Yeşilay'ın raporu, kumara başlama yaşının 15'e indiğini ve 15 yaş üstü her 10 kişiden birinin hayatında en az bir kez kumar oynadığını belirtiyor. Fakat bu rakamlar, buzdağının sadece görünen yüzü. Yeşilay Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Murat Şentürk'ün de belirttiği gibi, her bir rakamın arkasında ekonomik ve duygusal olarak tükenmiş aileler, artan şiddet vakaları, boşanmalar ve hatta intiharlar yatıyor. Kumar, bireysel bir "eğlence" değil, aileyi ve toplumu temelden sarsan bir problemdir.

Göz Ardı Edilen Tehlike: Yasal Kumar

Raporun belki de en cesur ve en önemli vurgusu, yasal ve yasa dışı kumar arasındaki ayrımın anlamsızlığı üzerine. Yeşilay Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç, "Yasa dışı kumar ne kadar yıkıyorsa, yasal kumar da o kadar yıkıyor. Ocakları söndürüyor," diyerek konunun hassasiyetine dikkat çekiyor. Bu durum, devletin bir yandan yasa dışı kumarla mücadele ederken, diğer yandan kendi eliyle sunduğu şans oyunlarının yarattığı bağımlılık riskini de masaya yatırması gerektiğini açıkça gösteriyor. Beyinde aynı mekanizmayı tetikleyen bu bağımlılık için oyunun "yasal" olup olmaması, sonuçları değiştirmiyor.

Suça Açılan Kapı

Kumar bağımlılığı, sadece finansal bir çöküşle sınırlı kalmıyor. Aynı zamanda kişiyi suç dünyasına iten bir sarmal yaratıyor. Kaybettiklerini geri kazanma hırsıyla daha büyük riskler alan birey, borçlarını ödeyemez hale geldiğinde önce çevresine yalan söylemeye, ardından hırsızlık, dolandırıcılık gibi çok daha ciddi suçlara yönelmeye başlayabiliyor. Prof. Dr. Şentürk'ün ifadesiyle bu, "doğrudan suça bulaşma olarak adlandırılabilecek bir durum."

Sonuç: Bu Rapor Son Uyarı Olabilir

Yeşilay'ın Türkiye Kumar Raporu, görmezden gelinen bir krizi tüm çıplaklığıyla ortaya koymuştur. Yeşilay Danışmanlık Merkezlerine (YEDAM) yapılan kumar başvurularının alkol ve madde başvurularını geçmiş olması, tehlikenin boyutunu kanıtlar nitelikte.

Bu sorunla mücadele, sadece yasa dışı siteleri engellemekle değil, aynı zamanda toplumsal farkındalığı artırmak, yasal düzenlemeleri gözden geçirmek ve en önemlisi, bu hastalığa yakalanmış bireylere ve ailelerine YEDAM gibi kurumlar aracılığıyla ücretsiz destek olmakla mümkündür. Bu rapor, son uyarı olabilir. Duyacak mıyız?