Bu yazıyı yazarken ellerim titriyor. Belki sinirden, belki de oynamadığım için vücudumun verdiği bir tepki, bilmiyorum. Sadece şunu biliyorum: bugün oynamadığım üçüncü gün. Üç gündür telefonumdaki o lanet uygulamaları açmadım. Üç gündür maç skoru takip etmiyorum. Üç gündür "acaba oran kaçtı, oynasam tutar mıydı?" diye düşünmemeye çalışıyorum.

Ne mi oldu da bıraktım? Herkesin bir "dip" anı vardır ya, ben o dibi üç gün önce gördüm. Ayın 15'inde aldığım maaşın son kuruşunu, ayın 20'sinde bir sanal slot oyununda kaybettiğimde... O an ekrandaki "Bakiye Yetersiz" yazısı yüzüme bir tokat gibi çarptı. O para evin kirasıydı. Faturalardı. Mutfak masrafıydı. Ama benim için sadece bir sonraki oyuna girebilmek için bir rakamdı ve o rakam artık sıfırdı. O gece sabaha kadar uyumadım. Tavanı seyrederken kendimden o kadar çok tiksindim ki... O tiksinti, içimdeki oynama isteğinden ilk defa daha ağır bastı.

İlk gün cehennem gibiydi. Beynimin içinde bir ses sürekli "Hadi son bir kez, kirayı çıkaracak kadar oyna bırakırsın" diyordu. Şeytan dürtüyor resmen. Telefonu elime almamak için kendimi zor tuttum. Bütün bahis hesaplarımı, üyeliklerimi kapattım. Şifreleri unuta tıkladım, e-postaları sildim. Ulaşamayacağım kadar uzağa koymaya çalıştım.

İkinci gün, yani dün, biraz daha farklıydı. Oynamamak için kendime meşgale aradım. Evde bozuk olan ne varsa tamir etmeye çalıştım, sırf aklımı başka yere verebilmek için. Akşam dışarı çıkıp sadece yürüdüm. Müzik bile dinlemedim. Sadece adımlarımı ve nefesimi dinledim. Yıllardır ilk defa kafamın içindeki o gürültü olmadan yürüdüğümü fark ettim.

Bugün 3. gün. Hâlâ çok zor. Canım oynamak istiyor mu? Evet, delicesine istiyor. Özellikle akşam olduğunda, o boşluk hissi gelip yapışıyor yakama. Ama oynamayacağım. O "Bakiye Yetersiz" yazısını ve sonrasında hissettiğim o çaresizliği aklıma getiriyorum. Eşimin yüzüne "maaşı harcadım" yalanını söylerkenki utancımı hatırlıyorum.

Bu yazıyı neden mi yazıyorum? Bilmiyorum. Belki de birilerine "ben de buradayım, savaşıyorum" demek için. Belki benim gibi şu an bu savaşı veren birileri okur da yalnız olmadığını hisseder. Güçlü müyüm? Hayır. Bir daha oynamayacağıma emin miyim? Hayır. Tek bildiğim, bugün oynamadım. Ve tek hedefim, yarın sabah uyandığımda "Bugün 4. gün" diyebilmek. Her seferinde sadece bir gün... Umarım başarırım. Umarım başarırız.